Barış Manço Kültür Merkezi
İstanbul /
Kadıköy
/ CAFERAĞA
Caferağa Mahallesi, Moda Caddesi, Nail Bey Sokak (Caferağa Spor Salonu Yanı)
O b l o m o v, 2 Ocak'ta Barış Manco Kültür Merkez sahnesi'nde...
İddialı başyapıtlarla dikkat çeken Rusya Anton Çehov ve 2019 Ekin Yazın Dostları ödüllü oyuncu Erdem TOPUZ ve DIONYSOS Tiyatro, Türkiye'de ilk defa sahnelenen Ivan Gonçarov'un ölümsüz klasiği OBLOMOV’la ikinci sezonda da seyircisi ile buluşuyor.
Gündelik hayatımızın için umutları kırılan, hayallerin vazgeçmiş, kendini evine kapatmış, duyarlı, zeki bir o kadar da komik Oblomov (Erdem Topuz) karakterinin, uşağı Zahar (Cüneyt Vural), eve gelen komik ziyaretçi Aleksiyev (Çağatay Varol) ve Avrupa seyahatinden dönüp kendisini ziyarete gelen en yakın arkadaşı Ştoltz (Işık Tolgay) ile kurduğu şaşırtıcı ve bir o kadar da komik diyaloglarla gelişen oyun, bezginliğinden ve tembelliğinden yıllardır vazgeçmeyen Oblomov'un sosyal hayata karışmak için türlü komik ikna süreçlerinden geçmesine neden olur.
Uşak Zahar, arkadaşı Ştoltz ve Aleksiyev'in Oblomov'u evden dışarı çıkarıp St. Petersburg hayatına yeniden kazandırmak için verdikleri komik mücadele sonunda Oblomov'un evden dışarı çıkmasını kabul etmesine sebep olur. Bu konuda en büyük desteği en yakın arkadaşı uluslararası iş adamı Ştoltz'dur. Ştoltz, Oblomov'u St. Petersburg sosyetesinin önde gelen şahsiyetlerinden güzel ve yetenekli Olga Sergeyevna (Arzu Suriçi Kireççi) ile tanıştırır.
Hiç beklenmedik bir şekilde Oblomov ve Olga Sergeyevna birbirlerinden etkilenirken, büyük bir komedi aksiyonu ile devam eden oyun melodramatik bir aşk hikayesine dönüşür.
Hayat bu mu ? Ne biçim hayat bu ? Nerede insanlık , nerede düşünce yüceliği ve bütünlük ? Hiçkimsenin yüzünde ,gözünde hiçbir ışık hiçbir coşku yok.Şimdi bu adamlar canlı ben mi ölüyüm...? İçimdeki ateş bir gün birden sönüverdi.Aslında herşeyi biliyorum,anlıyorum ama gücüm yok.İradem yok.Kafamın içi eski bir ansiklopedinin sayfaları gibi.Bir sürü kopuk kopuk bilgi.Bedenimde eski yıpranmış bir elbise gibi....
Oblomov yorgundur...Ama onun yorgunluğu ne rastgele bir tembellik ne hastalık yorgunluğudur...Yıkılmakta olan bir toplum düzeninde toplumsal kaderin aslında tüm insanlığı içine düşürdüğü bu kaçınılmaz uyuşma bambaşka bir seçimin ve varoluşun habercisi olabilir mi ? Her gün yaşadığımız hayatın anlamını kaybettiğimiz anlarda Oblomov kadar kayıtsız kalmak içimizden geçtiğinde acaba suçlu hep biz miyiz …?”
Oyuncular
Erdem TOPUZ
Cüneyt VURAL
Işık TOLGAY
Arzu SURİÇİ KİREÇÇİ
Çağatay VAROL